Aynaya baktığımda gördüklerim hiç hoşuma gitmedi. Bu gün 2 sefer daha oldu bu: birisi arkadaşlarla oturduğum kafenin lavabosunda, diğeri de eve giderken otobüsün camındaki yansımada…
Filmlerde olurdu hep bir kadın/adam geçerdi aynanın karşısına kendi gözlerinin içine bakardı ve o en acınası ifadeyle kendi anlamsızlığında takılı kalırdı, çoğu zamanda hayatın kendisine kattığı o izlere dokunur, o anıları tekrar yaşardı. Ölümlerden, doğumlardan, en mutlu ve en kahrolası zamanlardan kalan çizgiler, her dokunuş ve her hissediş kavururdu içini sanki. Zaman, artık özgürdü sadece kendisi olurdu çünkü aynasının karşısında. Gülerken ayrı çizgiler, suratını asarken ise yine aynı çizgilerin yön değiştirişi…
Elimi yıkıyordum hastaneden geldim çünkü, bir an aynaya bakakaldım. “Kimsin sen?” dememek için kendimi tutarken gözlerim sormuştu bile kim olduğunu aynadakine. O da bilmiyordu ki kimdi, artık neydi. Hissedemediğimi fark ettim o an. Sadece baktım çünkü yabancıydım kendime bile. Bir saat önceki halimi hatırlıyorum da kendimi zor tutuyordum bayılmamak için…
Ve dokundum ıslak ellerimle, bu günden bana kalan hatıraya…
07.12.2011-01.04
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder