Evcilik misaliydi hayat
Bizde oynuyorduk umursamazca işte
Neyin ne olduğunun farkında değildik belki
Ben terzi olmayı seçtim
Siz neydiniz o zamanlar bilmem
Kesip biçiyordum farkında olmadan
Dikiyordum ruhlara uygun elbiseler…
Şıkır fıkır sevinç
Koyu buhran
Beyaz saflık
Ve daha bir sürü elbise.
Küçücük ruhlar varmış gölgesi büyük.
Koca koca elbiseler biçmişim aldanıp
Belki bir gün içi dolar diye daraltmadım
Doldurmaya çabaladım eksik olan yerleri
Unutturmak istedim acıları
Sevinci, merhameti, sadakati
Doldurmaya çalıştım elbiselerin içine
Doldurdukça eksildi
Eksildikçe doldurdum belki
Sen ruhların boş kalan kısmını doldurursun
Ve giderler dedi ustam
Bu kadar kolaymış aslında
Görmezlermiş ruhuna ruh katanları
Umursadıkları ruh katan terzi değilmiş
Dolan ruhunu ve dolana bakanları görürlermiş
Ne bir el sağlığı ne de bir minnet!
Sana ne kalır diye sorarsanız
Artıları eksileri yazdım bilirkişi tavsiyesiyle
Giden zaman, eksilen ruh en büyük eksi,
Kazanılan ders en büyük artı?
Artı! Ne dram ama…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder