2 Kasım 2011 Çarşamba

Ben yine aptalım diyeceğim.

Hep kaçtım insanlardan. Suskunluğuma giderdim derdim olduğunda. Daha çok kalırdım insanların ortasında o zamanlar. Bıkardım etrafımdakilerden işte. Melankoliye açlığım had safhadaydı. Şimdi bakıyorum kendime yalnızım. Hangimiz yalnız değiliz ki aslında…

Kendine zaman ayırdıkça rahatlar insan dediler bana. Ayırdığım zaman günleri geçti ayları buldu. Rahatladım da aslında. Farklı bir huzura ermiştim kendimce. Koptum insanlardan. En yakınlarımdan bile bazen. Duymadım dediklerini çoğu zaman. Sadece ben iyileşmeye çabalıyordum. İyileştim de aslında.

Şimdi sıkılıyorum kendimden. Nedenini bilmediğim bir bıkkınlık var elimde. Düşüncelerimden duygularımdan. Düzeltemediğim hallerimden daha çok. Kendime zaman ayırdıkça isteklerime yoğunlaştım. Müziğim bana göreydi, kitaplarım benim için özeldi, duvarımdaki kağıtlarda sadece benim darbelerim vardı. İçime kapandım daha çok. Derinlerime indim bilmeden. Orada beni bekleyenleri düşünmeden. Yitirilenler, bırakılanlar, teslim olduklarım, salaklıklarım, “Ben aptalım!” dediğim onca saçmalıklar.

Şimdi hesabını yapıyorum kendi dağıma çekilmemin. Uzaklaştım insanlardan, sıkılıyorum uzun süreli kargaşalardan, anlamsız geliyor birçok insan, birçok zaman. “İşim var.” diyip eve kaçar olduğum onca zaman…
Bilmiyormuş gibiydim derinlere dalmamın sonuçlarını. Siren sesleri bir benim kulaklarıma çaldı. Bende ne çok itfaiyelik iş var bu şehirde diyordum. Aldandım. Aldattım daha çok kendimi.

Şimdi çok sıkıcıyım kendime bile. Biliyorum gidenler olacak, gitmeyenler kalacak, birçok sefer
“Ben aptalım.” Diyeceğim yine…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder